.:Çağdaş ÖNEN:.

Çağdaş'ın Bakış Açısı






Bir lideri, rakiplerinden ayıran yarattığı vizyon ve o vizyon doğrultusunda motive ettiği takipçileridir.

Cuma öğlen saatlerinde yakın bir arkadaşımın ‘Duydun mu yeni antrenörümüz Rijkaard olmuş’ telefonuyla beraber bir şaşkınlık hissettim. İlk blog yazılarımdan birinde Galatasaray’ın yeni antrenörü kim olmalı diye tartışırken Galatasaray yönetimi inanılmaz bir hamleyle Rijkaard’ı takımın başına getirdi. O gün akşam Galatasaray TV’den Rijkaard’ın İstanbul’a gelişini izlerken tarif edilemez bir mutluluk duydum. Böylesine bir antrenörü takımın başına getirmek bile Galatasaray’ın vizyonunu göstermeye yeter. Şimdiden kombine kart almayı konuşmaya başladık bile.

Peki bizi bütün bu aksiyonlara iten neydi? Dünya çapında bir antrenörün gelmesi, kurulması muhtemel yeni bir model, Dünya basınında ilk başlarda yer alacak Galatasaray haberleri ilk aklıma gelenler. Yapılan bir hamle arkasından birçok olumlu sonuç getiriyor.

Yazının başlığında ‘Lideri yaratan vizyonudur’ diyorum. Aynı çıkarım markalar içinde aynen geçerlidir. Lider markaları yaratan tüketiciye sundukları vizyondur. Tüketiciyi temel alan bir vizyon bir marka için günümüz dünyasında kaçınılmazdır.

Bir markanın başarılı bir hikayesi, anlatacak bir şeyleri olmalıdır. Bu hikayesinde ana kahraman tüketici olmalıdır diyoruz. Şimdi de tüketiciye sunduğu vizyonun önemini vurguluyoruz. Hepsini bir potada eritince sizce de günümüz şartlarında ‘Sosyal Medya’ araçlarını etkin kullanan bir marka başarılı olamaz mı? comScore’un son araştırmasına göre Avrupa’da internette harcanan zaman açısında Türkiye birinci sırada yer alıyor. O zaman Türkiye’den ‘sosyal medya’ araçlarını kullanarak bir Dünya Markası çıkmaz mı? Ne dersiniz?

Add to Technorati Favorites